Eski Ankara Fotoğrafları
- Şahin Atar
- Mesaj Panosu Yöneticisi
- Mesajlar: 363
- Kayıt: 10 Kas 2020 Sal 12:24 am
- Konum: Eskişehir
- İletişim:
Eski Ankara Fotoğrafları
Ankara Kalesi
1900 yılı Ankara Kalesi Ulus cephesinden girişi
İç Kale 2. Kapı 1957
Ankara Kalesi Zindan Kule.. 1933 - 35.. Salı pazarı tarafından çekilen fotoğraf
Kaleiçi
Barış Sokağı 1953
İç Hisar 1956
İç Hisar
1917 Ankara’da gayrimüslim vatandaşlarımızın oturduğu semtler olan Kale Hisar parkının olduğu bölge Işıklar mah. Bentderesi ve Anafartalar’dan Denizciler caddesine kadar olan bölgede büyük yangın çıkar ve iki gün iki gece sürer ve yanacak bir şey kalmayınca söner. Yangından önceki Bentderesi.
Mustafa Tevfik Efendi Hanı Ulus
Bentderesi Debbağhane/Tabakhane Köprüsü 1940
Aslanhane 1945
Atpazarı
1522 den günümüze dayanan bir öykü Çelgelhan Müzesi.
Müzenin yer almakta olduğu han, Kanuni Sultan Süleyman döneminde 1522–1523 yıllarında yaptırılmıştır. Hanın Mihrimah Sultan’ın eşi Damat Rüstem Paşa’nın vakfına bağlı olduğu bilinmektedir. Beş yüz yıla yakın bir süre önce inşa edilmesine rağmen günümüze kadar ayakta kalabilen Çengelhan, Ankara’nın hanlar bölgesinde özgünlüğünü bugüne kadar koruyabilen ender yapılardandır. Han, Ankara Kalesi’nin ana giriş kapısının karşısında, eskiden At Pazarı olarak anılan mevkide, bedestenlerin yakınında konumlanmıştır.
Kale ve şehrin en eski kesimleri olan Bedesten, Hanlar Bölgesinden Uzun Çarşı. 1900 başları...
Ankara Köylü Pazarı (bazı yorumlara göre Atpazarı)
Atpazarı
Kale/At Pazarı 1952...
At Pazarı/Kale 1977...
Kale Pazarı 1952...
İsmet Paşa semtinden Ankara Kalesi ve Altındağ’ın görünüşü
Kale Önü Meydanı
Ankara Kaleiçi 1975
İç Hisar 1967
Atpazarı
Ankara’nın bilinen ilk resmi, halen Amsterdam’daki Rijksmuseum’da sergilenen yağlı boya bir tablodur. Yapılış tarihi ve ressamı bilinmeyen tablonun 1730’larda yapıldığı tahmin ediliyor. Müze kayıtlarında “Ankara Manzarası” olarak geçen ve yakın zamana kadar Halep’e ait olduğu zannedilen bu resmin Ankara’ya ait olduğu Prof. Dr. Semavi Eyice tarafından kanıtlanmıştır. Ankara Manzarasının üst tarafında; o zamanlar kentin merkezi olan Ankara Kalesi, alt tarafında ise 18. yy Ankara’sının ticaret hayatının esasını teşkil eden tiftik keçisi ve dokumacılığından sahneler yer almaktadır. Bu yağlı boya tablo, yaklaşık 500 yıl önce 16 yüzyılda yapıldı, Hollanda’da bir müzede. Önemi şu; Ankara’nın o dönemde Halep’e benzetilecek kadar görkemli bir “KaleKent” olduğu, kenti çevreleyen üç sur bulunduğu, anıtsal yapıların yerleri ve konumları ile bazıları günümüze kadar yok olsa da belirlendiği bir tablo bu. Prof. Semavi EYİCE hocamız bu konuda bir kitap yazmış “Ankara’nın Eski Bir Resmi” adıyla. İlgilenenlere bu kitabı bulmalarını tavsiye ederim. Ressam, tablonun önünde o dönemde Angora olarak anılan kentin en önemli sanayi ürünü olan ve Ankara keçisinin dünyaca meşhur yününden yapılan “Angora Sof” unun üretimini resimlemiş. Koyunların, keçilerin kırkılmasından, çıkrıklardan eğirilmesine, meviçli ve hareli kumaşların tezgahlarda dokunmasından yerli yabancı tüccarlara satılmasına kadar tüm üretim ve ticari süreç bu tabloda var, hatta geri planda “Akköprü” den kente doğru bir kervanın gelişi de bu senaryoyu tamamlıyor.
Ankara’nın Roma Döneminden sonra yüzyıllarca Kaleiçi’ne çekilip yaşadığını söylemek olasıdır. Ancak, 13-14 yüzyıllarda Kale dışına çıkılıp, Atpazarı, Koyunpazarı, Samanpazarı çarşıları ve Çıkrıkçılar yokuşu yolu ile Suluhan’a kadar gelişen bir ticaret kentidir Ankara.. Bunun başlıca nedeninin ise, ünlü İngiliz Kralı VIII. Henry’nin dahi giydiği “Sof” dan dokunan kumaşlarının olduğunu söyleyebiliriz. Osmanlı İmparatorluğu’nun Anadolu’da birlik ve barış sağlaması (Pax-Ottoman) ile, yükselme dönemindeki güçlü otoritesinin Anadolu’daki pek çok Kale Kent’in dışa açılması, sosyo-ekonomik ve nüfus gelişmesinin bir benzeri Ankara’da da yaşandı.
Kaynak : ESKİ ANKARA FOTOĞRAFLARI Facebook Grubu http://www.facebook.com/groups/45046960859/